Yemek borusu rahatsızlıkları, gıdaların mideye ulaşmasını sağlayan yemek borusu, yutağın devamı olarak, boyun ve göğüs kafesini geçtikten sonra karın içerisinde mide ile birleşir. Yemek borusu yapısal olarak, en iç kısımda mukoza, submukoza, yukarı bülümde çizgili kas, aşağı bölümde ise düz kaslardan oluşur. Submukozanın etrafı ise çevresel kas tabakası ile örtülüdür. En dışta ise adventisya denilen bölüm bulunur. Yemek borusu hastalıkları, yutma güçlüğü, ağrılı yutma, yenilen gıdaların geri gelmesi, göğüs ağrısı, öksürük ve ses kısıklığı şeklinde başlıca belirtiler verir.
Yemek borusu hastalıkları nelerdir?
Yemek borusu hastalıkları, fizik muayene bulgusu olmayan hastalıklardır. Yemek borusu hastalıkları için en önemli inceleme şekli endoskopidir. Kontrast madde ile yapılan radyolojik incelemelerde dolma kusuru ve fazlalığı saptanır. Endoskopi hızlı ve güvenlir bir yöntemdir.
Başlıca yemek borusu hastalıkları şunlardır
Divertiküller, yemek borusu kas duvarındaki fıtık oluşumunu ifade etmektedir. Hastalık ileri yaşlarda boynun sol tarafını kapsayacak şekilde oluşum gösterir. Yemek borusu duvarında sonradan oluşan keselerdir. Hastada yutma güçlüğü, ağız ve nefes kokusu, regürjitasyon, aspirasyon pnömonisi, göğüs ağrısı şeklinde belirtileri vardır. Hastalık çoğunlukla sessiz bir şekilde gelişim gösterir.
Akalazya, yemek borusunun alt üçte birlik kısmında dalgasal hareket yokluğu nedeni ile alt sfinkterin gevşeyememesidir. Böylece mide ve yemek borusu bileşiminde yüksek basınçlı bölge oluşur. Sıvı gıdalar katı gıdalara göre daha zor yutulur. Hastalığın ilerlemesi ile katı gıdaları yutmada da sıkıntı yaşanır. Yemek borusunun tamamında patolojiye neden olur. Tip 1 akalazya başlangıç evresi olup, yemek borusunun tonusu korunmuştur. Tip 2 huni biçiminde akalazyadır. Tip3 akalazya ise hastalığın en ileri evresidir. Megaözafagus, ileri derece özafajit, hiatus hernisi, ülser, divertükül varlığı ve malignite şüphesinde cerrahi tedavi gerekir.
Reflü, mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasıdır. Reflünün daha ileri evrelerinde yutaktan solunum yollarına kaçış da olabilmektedir. Reflüyü belirleyen en önemli faktörler, kaçan mide içeriğinin PH derecesi, kaçış sıklığı ve kalma süresidir. Kaçan sıvının içeriği asit olabileceği gibi, safra içeriği de olabilmektedir.
Özafajit, göğüs ağrısı, yenilen gıdaların ağza gelmesi, kronik farenjit, ses kısıklığı ve ağızda tekrarlayan yaralar şeklindedir. Özafagusta darlık oluşması sonucu, çeşitli komplikasyonlara neden olmaktadır. Kilo verme, dik yatma, belli bir saatten sonra yeme içmenin kesilmesi antiasitler işe yaramaktadır.
Kimyasal yanıklar da yemek borusu rahatsızlıkları oluşturmaktadır. Asit gibi maddelerin bilerek ya da bilinmeyerek alınması ve kazalar sonucu oluşan yanıklar, alkali yaralanmalar gibi durumlardır. Çamaşır sodası, bulaşık deterjanı gibi maddeler alkali yanıklara ve likefaksiyon nekrozuna neden olurken, asitler ise yemek borusu mukozasında koagülasyon nekrozuna sebep olurlar.